Çocuklarda Yeme Sorunları

Ailelerin genel olarak yakındığı konulardan birisi çocukların yemek yeme alışkanlıklarıyla ilgili yaşadığı sorunlar; çocuğun yemeği reddetmesi, yemek seçmesi, paketli gıdalara olan düşkünlüğü, masaya oturarak yemek yedirmede zorluk, ağızda yemek tutmak bunların başında gelmektedir.

Aile içerisinde içsel çatışmaya neden olan bu yeme problemleri, çocuğu ve aileyi ruhsal olarak oldukça etkilemektedir. Ebeveynler çocuğun sağlığıyla ilgili endişeler yaşar. Yapılması gereken çocuğun bize ilettiği mesajı almak ve buna uygun davranmaktır. Bu davranışının bize anlatmak istediğine kulak vermemiz gerekir.

Belirtilmesi gerektiğini düşündüğüm en önemli nokta şudur: Çocuğun ortaya somut olarak koyduğu her davranışın altında, ilettiği duygusal bir mesaj vardır. Yemek yememesi somut olarak ortaya koyduğu bir davranıştır. Bu davranışın altında iletmek istediği duygusal mesajlar vardır.

Çocuğu değerlendirirken ona özel bir gözlemle değerlendirilmesi gerekir. Her çocuğun hikayesi başkadır. Ortak olan sadece yemek yememe davranışıdır. Her çocuğun iletmek istediği mesaj farklıdır. Bakım almayla ilgili bir duygusal problem mi yaşıyor? Kendisine konulan sınırların kaygısıyla ilgili bir sorun mu yaşıyor? İçinde bulunduğu gelişimsel döneme ya da yaşadığı olaylara tepki koyan bir çocuk mu? Yoksa paketli gıda tüketme talebiyle ebeveynlerini zorlayan, sınır problemi yaşayan bir çocuk mu?

Bu sorular ve cevapları olabilecek olan şeylerin sadece küçük bir kısmını yansıtan genel ifadeler Yinelemek gerekirse her çocuğun kendi hikayesi vardır.

Çocuğun Mesajını Anlamak

Ebeveynlerin dikkat etmesi gereken en önemli nokta, çocukla yeme davranışı üzerinden bir çatışma ya da pazarlığa girmemek ve onu anlamaya çalışmaktır.

Çocuğun yaşına göre ona açıkça sormak ve onunla sohbet etmeye çalışmak yardımcı olabilir .Bunun dışında sevdiği ve ilgi duyduğu oyunlardan faydalanmak verimli bir yöntem olabilir. Sevdiği bir oyuncağı canlandırma oyunları oynayarak, o karakter üzerinden sorular sorarak kendisiyle ilgili mesajlar vermesine yardımcı olabiliriz.

Güncel bir sorun çocuğun zihnini meşgul edip onun stresini tetikleyerek, temel fonksiyonlarının etkilenmesine sebep olabilir. Çocuğun hayatındaki bir belirsizlik, akademik başarısı, arkadaşlık ilişkileri, aile içerisindeki değişiklikler çocuk için iştah kesici olabilecek unsurlar arasındadır. Çocuğun stres kaynağını ifade etmesini sağlamak ve bu stres kaynaklarıyla baş etme yöntemlerini geliştirmesine destek olmak beslenme alışkanlığını daha sağlıklı hale getirebilir.

Depresyon dediğimiz; üzüntünün hakim olduğu, hayata dair doyumun azaldığı ruh hali, beslenmeye yansıyarak iştahsızlık yaratır.

Çocuk bir kayıp yaşıyor olabilir. Bunun nedeni anne-baba çatışması, boşanma, sevilen birinin kaybı, ölüm, taşınma, okul değiştirme süreçlerini, yas sebebi olarak düşünebilirsiniz. Bu durumda yapılması gereken her şeyden önce çocuğun kaybını görmek ve ona eşlik etmektir. Çocuğun sorunlarını görmezden gelmek veya önemsizleştirmeye çalışarak değil, ‘Evet senin için önemli şeyler gitti bunlar seni çok üzdü, bu yüzden çok üzgünüm ama biliyorum ki iyileşeceğiz.’ mesajını iletebilmek önemlidir.

Çocuğun yemek yemeye karşı direncinin, yeme bozukluğunun sinyali olması en can alıcı nedenlerden biridir. Ergenlik döneminde kız çocuklarında görülen anoreksiya benzeri hastalıklar hayati risk taşır. Yemeğin kısıtlanmasından kaynaklanan kilo kaybı, adet görememek, bağışıklığın düşmesi, aynada görülen beden imgesiyle ilgili yoğun kaygı yaşamak bu hastalığın en belirgin özelliklerindendir. Bu tür belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak ve önlem almak gerekir. Daha sonra aile ile birlikte eş zamanlı çalışma yapılmalıdır.

Hangi Adımlar İzlenmeli?

  • Uzun vadede yeme bozukluğunun altında yatan sebepleri anlamanın, ciddi getirileri olacaktır.
  • Çocuk yemeğin herhangi bir anında ‘’doydum’’ diyorsa, bunu dikkate almalısınız ve ısrarcı olmamalısınız. Bunu uygulamak sizin için zor olabilir ve sabır gerektirebilir. Ancak bilinmesi gerekir ki her baskı yapışınız döngüyü devam ettirecektir. Bu döngüyü kırıp, sakin kalarak merak uyandırmak mümkündür.
  • Çocuklara kendi kişisel zevklerini keşfetmeleri için alan tanıyın. Onun tercihlerini sorun ve bu tercihlere saygı duyun burada önemli olan sınırı koyabilmek ve suistimal etmesine izin vermemek olacaktır. Örneğin, sevmediği yemek olduğunda ona özel yemek pişirmek, yapılan hatalardandır. Onu anladığınızı ifade ederek, yaptığınız yemeyi nasıl daha çok sevebileceği hale getirebileceğiniz hakkında onunla konuşmak iyi bir çözüm yolu olacaktır.
  • Yemek sürecine çocuğunuzu da katmayı deneyin, o sürecin bir parçası olmasını sağlayın. Hazırlıklar sırasında görevler vererek keyifli bir ortam oluşturabilirsiniz.
  • Son olarak yemek konusunda aile içi kurallara ve sınırlara özen gösterilmesi gerekir. Verilen her taviz size daha sonra dezavantaj olarak geri dönebilir.
  • Çocuğunuzun, sizin çizdiğiniz bir çerçeveye ve onun içerisinde korunduğunu bilmeye dair ruhsal bir ihtiyacı vardır. Ona istikrar ve güven vererek kapsayan sınırları koruduğunuz alan, zamanla hem biyolojik hem duygusal açıdan doymasına yardımcı olacaktır.

Bengisu Kazak
Uzman Klinik Psikolog